Çikolata kisti gebeliği zorlaştırabilir

Şiddetli adet ağrısı (dismenore), kronik pelvik ağrı, ağrılı cinsel ilişki (disparoni), ağrılı dışkılama veya idrar yapma ve kısırlığın halk arasında “çikolata kisti” olarak bilinen endometriozis belirtileri olduğunu belirten Medical Park İzmir Hastanesi’nden Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Fügen Erdem Ünsal, “Endometriozis yumurtalık rezervini azaltabilir, tüplerde yapışıklıklara yol açabilir ve bu da gebeliği zorlaştırabilir” […]

Çikolata kisti gebeliği zorlaştırabilir

Şiddetli adet ağrısı (dismenore), kronik pelvik ağrı, ağrılı cinsel ilişki (disparoni), ağrılı dışkılama veya idrar yapma ve kısırlığın halk arasında “çikolata kisti” olarak bilinen endometriozis belirtileri olduğunu belirten Medical Park İzmir Hastanesi’nden Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Fügen Erdem Ünsal, “Endometriozis yumurtalık rezervini azaltabilir, tüplerde yapışıklıklara yol açabilir ve bu da gebeliği zorlaştırabilir” dedi.

Kadın sağlığı alanında sık karşılaşılan durumlardan biri olan endometriozisin, halk arasında “çikolata kisti” olarak bilindiğini ifade eden Medical Park İzmir Hastanesi’nden Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Fügen Erdem Ünsal, “Endometriozis, rahmin içini döşeyen endometrium adı verilen dokunun, rahim dışında başka yerlerde büyümesi durumudur. Bu yerler genellikle yumurtalıklar, fallop tüpleri, bağırsaklar veya karın içindeki diğer organlardır” diye konuştu.

Erimiş çikolatayı andıran kistik yapılar oluşur

Çikolata kistinin nasıl ortaya çıktığına değinen Op. Dr. Ünsal, “Normalde her ay adet döneminde rahim içindeki endometrium dokusu kalınlaşır ve dökülerek vücuttan atılır. Ancak endometriozisli kadınlarda, rahim dışında bulunan bu endometrial dokular da aynı hormonal döngüye girer; kalınlaşır, kanar ve dökülmeye çalışır. Ne var ki, bu kanamanın vücuttan atılacak bir yolu olmadığından, kan ve doku çevrede birikir. Özellikle yumurtalıklarda biriktiğinde, bu koyu, kahverengi ve koyu kıvamlı kan, erimiş çikolatayı andıran kistik yapılar oluşturur. İşte bu kistlere çikolata kisti veya tıbbi adıyla endometrioma denir” ifadelerini kullandı.

Risk faktörlerine dikkat

Endometriozisin kesin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, üzerinde durulan bazı teoriler ve risk faktörleri bulunduğunu söyleyen Ünsal, bunları şu şekilde sıraladı:

-Retrograd (geriye dönük) adet kanaması: En yaygın kabul gören teoriye göre, adet kanı fallop tüpleri aracılığıyla geriye doğru karın boşluğuna akar ve endometrial hücreler burada tutunarak büyür.

-Hücresel dönüşüm (metaplazi): Karın boşluğunu kaplayan hücrelerin (periton hücreleri) veya embriyonik dönemdeki hücrelerin, hormonal veya immünolojik faktörlerin etkisiyle endometrial hücrelere dönüşebileceği düşünülmektedir.

-İmmün sistem sorunları: Bağışıklık sisteminin, rahim dışında büyüyen endometrial hücreleri tanıyamaması ve yok edememesi de bir neden olarak gösterilmektedir.

-Genetik yatkınlık: Ailesinde endometriozis öyküsü olan kadınlarda hastalığın görülme riski daha yüksektir.

-Hormonal dengesizlikler: Özellikle östrojen hormonunun aşırı salgılanması veya dengesizliği hastalığın gelişiminde rol oynayabilir.

-Cerrahi sonrası doku yayılımı: Sezaryen veya histerektomi gibi karın içi ameliyatlar sonrası, endometrial hücrelerin cerrahi kesi fyerlerine taşınarak burada büyümesi nadiren görülebilir.

Yaşam kalitesi ciddi şekilde etkilenebilir

Çikolata kistinin belirtilerinin kişiden kişiye farklılık gösterebildiğini ve kistin büyüklüğünün, yerleşimiyle doğru orantılı olmayabileceğine dikkat çeken Ünsal, bazı kadınlarda hiçbir belirti görülmezken, bazılarında yaşam kalitesini ciddi derecede etkileyen semptomlar ortaya çıkabildiğini söyledi. Ünsal’a göre, çikolata kistinde yaygın görülen bazı belirtiler şunlar:

– Şiddetli adet ağrısı (dismenore).

– Kronik pelvik ağrı.

– Ağrılı cinsel ilişki (disparoni).

– Ağrılı dışkılama veya idrar yapma.

– Kısırlık (infertilite): Endometriozis, yumurtalık rezervini azaltabilir, tüplerde yapışıklıklara yol açabilir ve bu da gebeliği zorlaştırabilir. Hastalık, genellikle infertilite araştırmaları sırasında teşhis edilir.

– Aşırı adet kanaması (menoraji) veya düzensiz kanamalar.

– Kronik yorgunluk, şişkinlik, mide bulantısı.

Teşhiste kullanılan yöntemler

Çikolata kistinin teşhisi hakkında bilgi veren Op. Dr. Ünsal, genellikle belirti öyküsü, fizik muayene ve görüntüleme yöntemleriyle teşhisin konulduğunu söyledi. Op. Dr. Ünsal teşhiste ultrasonografi, Manyetik Rezonans (MR) Görüntüleme, kan testleri (ca-125), laparoskopi (kesin tanı yöntemi) gibi yöntemlerden faydalanıldığını belirtti.

Tedavi kişiye özel planlanıyor

Çikolata kistinin tedavisinin hastanın yaşına, belirtilerin şiddetine, kistin büyüklüğüne, yerleşimine ve gebelik isteğine göre kişiselleştirildiğini vurgulayan Op. Dr. Ünsal, şu bilgileri paylaştı:

Ağrı yönetimi: Hafif ve orta şiddetteki ağrılar için non-steroid antiinflamatuar ilaçlar (NSAİİ’ler) kullanılabilir.

Hormonal tedaviler: Hormonal ilaçlar, yumurtalıkların aktivitesini baskılayarak ve adet döngüsünü düzenleyerek endometrial dokunun büyümesini durdurmayı veya yavaşlatmayı hedefler. Bu tedaviler kistlerin küçülmesine yardımcı olabilir ve ağrıyı azaltabilir.

– Doğum kontrol hapları,

– Progestinler,

– GnRH agonistleri/antagonistleri

Cerrahi tedavi:

– Laparoskopi,

– Laparotomi (açık ameliyat),

– Histerektomi ve Ooforektomi (rahim ve yumurtalıkların alınması).

Op. Dr. Ünsal, eğer yukarıda bahsedilen belirtilerden herhangi biri varsa, doğru tanı ve kişiye özel bir tedavi planı için mutlaka bir kadın hastalıkları ve doğum uzmanına başvurulması gerektiği konusunda uyarıda bulundu.

Çikolata kisti gebeliği zorlaştırabilir
Exit mobile version