Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

DSO Başkanı Kasapoğlu: “Döviz cinsi kredilerde büyüme sınırı kaldırılmalı, üretici kredileri ayrıştırılmalı”

Denizli Sanayi Odası (DSO) 2025 yılı Ağustos ayı Olağan Meclis

Denizli Sanayi Odası (DSO) 2025 yılı Ağustos ayı Olağan Meclis Toplantısı gerçekleştirildi. Konuk konuşmacı olarak toplantıya katılan Ekonomist Can Selçuki, küresel ve bölgesel gelişmeler, Denizli özelinde ekonomik göstergeler ve ekonomi politikalarının sanayi sektörlerine yansımaları üzerine kapsamlı bir sunum yaptı.

Denizli Sanayi Odası (DSO) 2025 Yılı Ağustos Ayı Olağan Meclis Toplantısı, Müjdat Keçeci Meclis Salonu’nda gerçekleştirildi. Toplantıya Yüksek İstişare Kurulu Üyeleri, Meclis Üyeleri ve Meslek Komitesi Üyeleri katıldı. Meclis Başkan Vekili İlhan Sicimli’nin açılış konuşmasıyla başlayan toplantıda, sanayicilerin güncel sorunları ve çözüm önerileri masaya yatırıldı.

Toplantının devamında, Yönetim Kurulu Başkanı Selim Kasapoğlu katılımcılara hitap etti. İstihdam ve ekonomi gündemi, sektörel değerlendirmeler, Temmuz ayı faaliyetleri ve gerçekleştirilen ziyaretler hakkında detaylı bilgi verdi. 2025 yılının ilk 7 aylık döneminde 433 faaliyet gerçekleştirdiklerini söyleyen Başkan Kasapoğlu, ayrıca Denizli Sanayi Odası’nın “Denizli’nin Geleceği Temiz Üretimde” projesiyle 2025 Dünya Odalar Yarışması’nda finalist olmaya hak kazandığını, bunun Denizli’nin sürdürülebilirlik vizyonu için önemli bir başarı olduğunu ifade etti.

“Denizli’de kablo sektörü ivme kazanıyor”

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre Türkiye ihracatının yüzde 11 artışla 24,9 milyar dolar, Denizli ihracatının Temmuz ayında yüzde 18,7 artışla 416 milyon dolar, Ocak-Temmuz döneminde ise yüzde 8,9 artışla 2,699 milyar dolar olarak gerçekleştiğini belirten Başkan Kasapoğlu, Denizli’nin 2025 yılında 3. kez 400 milyon dolar ihracat sınırını aştığını kaydetti. Denizli ihracatında kablo sektöründe yaşanan artışa dikkat çeken Başkan Kasapoğlu, “Denizli, Türkiye genelinde 9. sıradaki konumunu korunuyor. Sektörlere baktığımızda, tekstil-konfeksiyon yüzde 3,4 azalış, elektrik-elektronik yüzde 32,7 artış, demir-demir dışı metaller yüzde 26,7 artış, tarım yüzde 11,2 artış, madencilik sektöründe yüzde 10,6 artış kaydedildiğini görüyoruz. Son yıllarda artık Denizli kablo sektörü ile de dikkat çekiyor. Denizli’de kablo sektörü ivme kazanıyor diyebiliriz.” dedi.

Konuşmasında, hazır giyim ve tekstil sektörüne yönelik küresel gelişmelere değinen Kasapoğlu, Türkiye’nin artan maliyetler nedeniyle AB ve ABD pazarlarında rekabet kaybı yaşadığını vurguladı. ABD’ye yapılan hazır giyim ihracatındaki artışın, genel pazar büyümesinin gerisinde kaldığını belirten Kasapoğlu, ticaret politikaları konusuna da değinerek, ABD’nin Türkiye için belirlediği yeni gümrük tarifelerinin yüzde 15 ile en düşük tarifelerden biri olduğunu ancak bu durumun rekabet gücünü artırmak için yeterli olmadığını ifade etti. ABD-AB ticaret anlaşmasının etkilerinin de yakından takip edilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

“Finansmana erişimde üretim öncelikli strateji şart”

Sanayicilerin finansmana erişimde her geçen gün daha da zorlandığını vurgulayan Başkan Kasapoğlu, “Yabancı para (YP) cinsinden kredilerdeki aylık büyüme sınırı, firmaların finansman ihtiyaçlarını karşılamasını zorlaştırıyor. Bu sınır, bankaların kredi verme kapasiteleri nedeniyle daha büyük bir soruna dönüşüyor. Finansmana erişimdeki bu kısıtlamalar, büyüme potansiyelini de sınırlıyor. Piyasada nakit akışı yavaşlıyor, yatırım ve üretim planları sekteye uğruyor. Büyüme kısıtlarının en azından imalat sanayi gibi lokomotif sektörler için kaldırılmasını talep ediyoruz.” dedi.

Ticari krediler için uygulanan faiz oranlarının gözden geçirilmesi gerektiğini de belirten Kasapoğlu, “Yüksek reel faiz oranları sanayiciler üzerinde ek bir yük oluşturuyor. Uluslararası pazarlarda rekabet etmekte zorlanan firmalarımız için bu oranlar, maliyetleri daha da artırıyor ve rekabet gücünü zedeliyor. Bu anlamda, üretici kredileri için uygulanan faiz oranlarının gözden geçirilmesi ve tüketici kredilerinden ayrıştırılması gerekiyor. Üretim odaklı yatırımların desteklenmesi, uzun vadede hem enflasyonla mücadeleye hem de sürdürülebilir büyümeye katkı sağlayacaktır. Çünkü üretim artmadıkça, piyasada fiyatların düşmesi de zorlaşıyor.” diye konuştu.

Genç istihdamı için mesleki eğitim ve teşvik politikaları vurgusu

TÜİK’in İşgücü Piyasasında Gençler araştırmasındaki sonuçları paylaşan Başkan Kasapoğlu, eğitim-iş uyumsuzluğunun ciddi boyutlara ulaştığını ifade etti. Meslek lisesi ve üniversite mezunlarının önemli bir kısmının işsiz veya alan dışı işlerde çalıştığını, bu durumun önemli bir sorun haline geldiğini vurguladı. Sanayide nitelikli işgücüne olan ihtiyacın her geçen gün arttığına da dikkat çeken Kasapoğlu, “Gerçekleştirdiğimiz proje ve iş birlikleriyle sanayi sektörlerinin ihtiyaç duyduğu işgücünün yetiştirilmesi için mesleki eğitim gündemini önemsiyor, bu konuda somut adımlar atıyoruz. Başlattığımız DSO MEİP buna en güçlü örneklerden. Ancak bu konuyu toplumsal olarak da sahiplenmeliyiz. Gençlerimizi sanayi sektörlerinde çalışmaya teşvik etmemiz gerekiyor. Meslek liselerini tercih edilir hale getirmeliyiz. Bu liselerden mezun olan ve kendi bölümlerinde çalışma hayatına katılan gençlerimiz için fırsatlar oluşturmalı ve kariyer yolculuklarında desteklemeliyiz.” ifadesini kullandı.

Can Selçuki: “Denizli sanayi deneyimi ve yatırım dostu yapısıyla avantajlı”

Sanayi sektöründe yaptığı araştırmalarla dikkat çeken Ekonomist Can Selçuki, DSO Ağustos Ayı Meclis Toplantısı’na konuk konuşmacı olarak katıldı. ’Değişen Dünya Düzeninde Yerel Kalkınma’ başlıklı sunumunda küresel ve bölgesel gelişmeleri ele aldı.

Ticaret savaşlarının sanayi sektörüne yansımaları, 8 Ağustos tarihinde yürürlüğe girecek olan ABD’nin gümrük tarifeleri ve yakın coğrafyalarda yaşanan savaşların ekonomiye etkilerini aktaran Selçuki, Denizli’nin sektörler özelinde istihdam durumuna, verimlilik ve ihracat odaklı gelişimine değindi. Sunumunda Denizli özelinde ekonomik göstergelere de yer veren Selçuki, genç işgücünün sanayi sektöründe istihdamı ile ekonomi politikalarının sanayi sektörüne yansımaları üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Marmara Bölgesi’ndeki sanayi tesislerinin deprem ihtimalini dikkate alarak Anadolu’ya taşınmasında sosyo-kültürel, lojistik, ekonomik açılardan Ege Bölgesi’nin ve Denizli’nin şanslı bir konumda olduğunu belirten Selçuki, “Denizli yatırımcıyı ve girişimciyi seven, farklı sektörlerde çok ciddi bir deneyim birikimi olan bir kent. Bir sanayi kenti olan Denizli bu noktada oldukça avantajlı.” diye konuştu.

“Dünya üçlü bir dönüşümden geçiyor”

Dünyanın yeşil, dijital ve sosyal olmak üzere üçlü bir dönüşümden geçtiğini belirten Ekonomist Selçuki, bu dönüşümde ticaret, sanayi altyapısı ve hukuki düzenlemeler gibi konuların önemine atıfta bulundu. Avrupa Birliği’nin sınırda karbon vergisi uygulamasını hatırlatarak, bu dönüşümün sadece çevresel değil, aynı zamanda ekonomik bir zorunluluk olduğuna dikkat çeken Selçuki, “Herkesin dilinde ‘yeşil dönüşüm’ var. Ama kimse bunun gerekleri nedir, rekabetçiliğimize etkisi nedir diye pek kafa yoğurmuyor. Avrupa Birliği sınırda karbon vergisi getirdiğinde vize maliyetleri nedir? Rekabetçiliğimizi nasıl etkiler? Bunlar konuşulmuyor. Denizli gibi sektörleri çok belli illerde, sanayicilerimiz kendisini hazırlamak için harekete geçmeli” dedi.

“Denizin altında kaynak yapmayı öğrenin”

Türkiye’nin nitelikli personel açığı ihtiyacının giderek büyüdüğüne dikkat çeken Selçuki, üniversiteden mezun olan gençlerin istihdamda bekledikleri başarıyı yakalayamadıklarını dile getirdi. Konuşmasına örnekler vererek devam eden Selçuki, “Sektörel olarak baktığımızda inşaatta, sanayide nitelikli işgücüne olan ihtiyaç her geçen gün artıyor. Ben hep şunu söylüyorum; Kaynak yapmayı öğrenin. Hatta mümkünse denizin altında kaynak yapmayı öğrenin, bu birçok üniversitenin sağlayacağı statüden daha fazlasını getirecektir.” dedi.

Selçuki, Denizli Sanayi Odası’nın katkılarıyla hayata geçirilen ve Başkan Kasapoğlu’nun konuşmasında değindiği Sanayi Yönetişim Masası’ndan da övgüyle söz ederek, sorunların çözümünde istişarenin önemini vurguladı.